12 Eylül 2008 Cuma

Halil İbrahim Özer PC pazarına neler olduğunu açıkladı

Halil İbrahim Özer PC pazarına neler olduğunu açıkladı

Pc Pazarında Neler Oluyor?
Escort Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Özer , Türkiye’de PC pazarırının hızlı büyüme dönemine girdiğini söylüyor. Bu trendin 2006 boyunca da devam edeceğine dikkat çekiyor. Ona göre, büyüme, masaüstünde yüzde 10-15, dizüstünde ise yüzde 40-50 seviyesinde olacak. Pazar, 2006 sonunda 2 milyon PC’ye ulaşacak. Halil İbrahim Özer , “Ancak, bu çok düşük rakam. Önümüzdeki yıldan itibaren 5-6 milyonu hedeflemeliyiz” diye konuşuyor.
Türkiye’de televizyon sahipliği yüzde 110, cep telefonu sahipliği yüzde 60 düzeyinde. Bu oranlar da Avrupa ortalamasının üzerinde. Ancak, PC sahipliğinde Türkiye, Avrupa değil, neredeyse Afrika ülkeleri ile kıyaslanabilecek düzeyde. Avrupa’da ve Amerika’da yüzde 70’lere ulaşan PC sahiplik oranı Türkiye’de ise sadece yüzde 4-5 seviyesinde.
Ancak, geçtiğimiz 3 yılda Türkiye’de PC pazarı ciddi bir büyüme gösterdi. Ekonomik gelişmenin de etkisiyle pazar 1.5 milyon adete ulaştı. 2006 sonu için ise hedef 2 milyon adeti geçmek yönünde. Bu da bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 20-25 oranında bir büyümeye işaret ediyor.
Escort Bilgisayar Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Özer ise, hedeflenen bu rakamın, olması gerekenin çok altında kaldığını söylüyor ve “Hedef 5-6 milyon adet olmalı” diyor.
Halil İbrahim Özer , kamu tarafındaki gelişmelerin de Türkiye’de PC sahipliğini artırmaya başladığını söylüyor. Kamuda son dönemde görülen hızlı adımlara işaret eden özer, şöyle diyor: “Kamu bilgi teknolojileri konusunda inanılması güç adımlar atıyor. Altyapısını güçlendiriyor. Bu da şeffaflık ve performans artışı getiriyor. Hizmet kalitesi artıyor. Bunlar çok olumlu ve güzel adımlar. Bu yıl da çok sayıda yeni proje bekliyoruz”.
Escort Bilgisayar Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Özer ile Türkiye’de ve dünyada PC pazarının gelişimini, pazardaki rekabeti ve önümüzdeki döneme yönelik plan ve hedefleri konuştuk:
Pc Pazarının Son 3 Yılı
PC pazarı son 3 yılda, özellikle ekonomik büyümenin artması ve krizin etkilerinin silinmeye başlamasıyla çok hızlı bir büyüme gösterdi. Pazar 1,5 milyon seviyelerine geldi. Ancak, gelinen seviye, hala olması gereken noktanın çok uzağında.
Son 3 yılda PC sahipliği oranı yüzde 3’den yüzde 5-6 seviyelerine yükseldi. Bu yüzde 50 ile 100 arasında bir artış anlamına geliyor ama yeterli değil. Bu oran Avrupa’da, Amerika’da yüzde 60-70’ler düzeyinde. AB’ye yeni katılan Doğu Avrupa ülkelerinde yüzde 25-30’a ulaşmış durumda. Türkiye şu anki bilgisayar sahipliği oranı ile ancak Afrika ülkeleri ile kıyaslanabilir durumda. Dolayısıyla daha gidilecek büyük bir mesafe var. Her ne kadar büyük bir sıçrama sağlanmış olmakla birlikte hala işin başlangıcındayız.
Gelecekte Yeni Hesaplar
Bu yıl sonuna kadar toplam pazar için 1 milyon 800 bin ile 2 milyon arasında rakamlar tahmin ediliyor. PC fiyatları eskisi gibi değil, çok düşmüş durumda. Neredeyse cep telefonu fiyatları ile yarışır hale geldi. Bu yıl sonuna kadar 2 milyon adeti aşacağımızı düşünüyorum. Ancak, 5-6 milyon rakamlarına çıkmak gerekiyor. Önümüzdeki yıldan itibaren hedef bu rakamlara ulaşmak olacak. Yine 2006 yılında, bir önceki yıla göre de yüzde 20-25 gibi bir büyüme öngörüyoruz.
Bugüne kadar Türkiye’de bilgisayar sahipliğinin artmasında en büyük engel ekonomi olarak görüldü. Şu anda ekonomik engeller ortadan kalkmış durumda. Kredi kartlarına 36 ay taksitler yapıyoruz. Tüketici kredileri çok yaygınlaştı. Bilgisayar fiyatları düştü. Artık engeli ekonomik şartlara bağlamak mümkün değil. Türkiye’de artık bilgisayar okur-yazarlığı ile bağlantılı bir problem var.
Dizüstü Pazarında Son Durum
Dizüstü pazarı Milli Eğitim Bakanlığı kampanyası ile müthiş bir ivme yakaladı. Bu proje ile 90 bine yakın dizüstü bilgisayar satıldı. Bu bir anda dizüstü bilgisayarı çok popüler hale getirdi. Dizüstü bilgisayarın toplam pazardaki payını da yüzde 33’ler yani üçte bir seviyesine sıçrattı. Bu ivme kampanya bittikten sonra da devam ediyor gibi gözüküyor. Geçtiğimiz yıl 3 ve 4. çeyreğinde dizüstü bilgisayar satışlarının ivmesi düşmedi. Geçen yıl 500 bine yakın dizüstü bilgisayar satıldı.
Son 1 yıldaki büyüme trendinin devam edeceğini düşünüyorum. Bu yıl masaüstü pazarı yüzde 10-15 oranında büyüyecek. Dizüstünde ise bu oran yüzde 40-50 seviyesinde olacak. Toplam pazar için de ortalama yüzde 20-25 gibi bir büyüme öngörüyoruz.
Dizüstü bilgisayar satışlarının payı uzun vadede toplam pazar içerisinde yüzde 50’lere ulaşacak gibi gözüküyor. Genellikle Avrupa ülkelerinde yüzde 50 noktasında doyuma ulaşmış ve istikrar kazanmış. Türkiye’de de böyle olacak.
Büyümeyi Neler Etkileyecek?
Bireysel PC kullanımında büyümeyi tetikleyen en önemli unsur Türkçe içerik oldu. Türkçe oyun sitelerinin sayıları hızla artıyor. Aynı şekilde haber siteleri, e-ticaret uygulamaları da PC kullanımını artırıyor. Kurumsal tarafta ise kamu hizmetlerinin internet üzerinden verilmesi çok önemli bir unsur oldu. Geçtiğimiz yıl devreye giren e-beyanname kurumsal tarafta PC kullanımını artırdı.
Kamuda ise son birkaç yıldır çok ilginç gelişmeler oluyor. Hep eleştirdiğimiz hantal yapısından çıktı. Bilgi teknolojileri konusunda inanılması güç adımlar atıyor. Bu adımlar bu yıl da devam edecek gibi görünüyor.
Bu yıl ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı’nın, geçen yıl öğretmenler için yaptığı kampanyanın bir farklı versiyonunun öğrenciler için yapılması gündemde. Türk Telekom’un ADSL kullanımını yaygınlaştırmak için bir kampanya planı var. Ulaştırma Bakanlığı’nın okullarda bilgisayar kullanımını yaygınlaştırma için start vermeye hazırlanıyor. Burada 100 binden fazla bilgisayar satışı söz konusu olacak. Sonuçta bu yıl kampanya açısından bereketli bir yıl olacak.
Ev Pazarında Neler Oluyor?
Ev pazarında da ilginç gelişmeler var. Örneğin, çeyiz mağazalarında bilgisayar satılmaya başlandı. Bu çok güzel bir gelişme. Demek ki, artık bilgisayar da tıpkı buzdolabı, çamaşır makinesi gibi evde bulunması gereken bir cihaz olarak algılanıyor. Ev pazarında özellikle gençlerden kaynaklanan büyük bir talep var. Talebi 15-25 yaş grubu gençler sürüklüyor diyebiliriz. Onlar bilgisayara daha aşinalar ve kullanmayı seviyorlar. Penetrasyon da giderek artıyor.
Ancak, Türkiye’de 20 milyon hane var. Bunların toplamında bilgisayar sahipliği çok yüksek değil. Yine de bundan birkaç yıl önce bize çok uzak gelen gelişmeleri bugün yaşıyoruz. Polis arabalarının üzerinde emniyetin internet sitesinin adresi yer alıyor. Bu başka hiçbir ülkede yok. Kamu gerçekten çok yoğun teknoloji kullanmaya başladı. Bütün bu gelişmeler kullanımı artırmaya devam edecek.
Rekabet Artıyor mu?
PC herhalde dünyanın en rekabetçi işi… Son 10 yıl içerisindeki gelişmelere bakarsanız, 10 yıl önceki Türkiye’deki ilk 100 BT şirketinden bugün herhalde 20 tanesi kaldı. Dünyada da bu böyle… Örneğin, Compaq dünya pazar lideri idi, artık yok. Dev uluslararası şirketler bile rekabete ayak uyduramayıp kaybolabiliyor. Gerçekten zorlu bir pazar. Türkiye bunun üzerine daha da zorlu. Çünkü, hem pazar küçük, hem rekabet çok yoğun hem de geçtiğimiz yıla kadar enflasyon vardı. Girdileriniz yabancı para birimi, satışınız Türk Lirası. Bu durumda istikrarsızlık, enflasyon ve kur riski ile karşı karşıyasınız. Bunların hepsi birleşince Türkiye’de bu işi yapmak zorlaşıyor. Ancak, güçlü şirketler için ayakta kalmak mümkün oluyor. Bunun üzerine son 10 yılda 4-5 kriz de ilave olunca hayat Türk BT şirketleri için bir cehennemdi. Ama bugün artık tablo daha parlak... Geçmişin olumsuz deneyimlerini gelecekte görmeyeceğimizi ümit ediyoruz.
Yerli Şirketlerin Durumu
Yabancıların güçlü olduğu nokta gelişen teknolojiler. Gelişen teknolojilerde üretim ve arz sınırlı. Yabancılar da bu alanda liderlik yapıyorlar. Yerliler ise nispeten doyuma ulaşmış ve üretim olarak belli bir hacme ulaşmış teknolojilerde güçlüler. Bu tarafta yerli firmalar yabancılara göre büyük avantaja sahipler. Birincisi pazarın içindeler. Pazarın ihtiyaçlarını belirleyebiliyorlar. Yerel ihtiyaçlara göre ürün sunabiliyorlar. Müşteriye daha yakınlar ve daha iyi iletişim kuruyorlar. Servis imkanları açısından farklı alternatifler, yerel çözümler sunabiliyorlar. Yabancıların bu nedenle yerlilerin karşısından bu alanda rekabet şansı pek yok.
Bugün PC pazarında yaklaşık 80-100 adet üretici bulunuyor. Toplam pazara baktığımızda ise, toplamda, hem üretici hem satıcı olarak, yaklaşık 10 bin şirket rekabet ediyor.
“Perakende Tarafı Hızla Gelişiyor, Yabancı Yatırımda Patlama Yaşanıyor”
ORGANİZE PERAKENDE YAYGINLAŞACAK kullanıcı teknoloji marketlerinden alışveriş yapmaya yavaş yavaş alışıyor. İstanbul’da bu alışkanlık artık oturmaya başladı. Ankara ve İzmir’de de hız kazanıyor. Zincir mağazalarda, organize perakendecilik tarafında tanımlı bir servis standardı var. Garanti koşulları daha net. Müşteri-satıcı ilişkisi ise daha şeffaf ve tanımlı. Bugün büyük şehirlerde gelişen tekno marketlerden alışveriş trendi, önümüzdeki dönem Anadolu’ya da yayılacak. Bugün Anadolu’da halen eski alışkanlıklar devam ediyor. Ancak birkaç yıl içinde oralarda da bu trend hissedilecek.
YENİ YABANCILAR GELİYOR Diğer yandan bu alana çok ciddi bir yabancı yatırım var. 2006, BT ve elektronik perakendesi tarafında yabancı yatırımlarda patlama yılı olacak. Bu yıl bir Fransız zincirin geleceği konuşuluyor. Yine dünyada bu alanda büyük bir şirket olan Media-Mark’ın geleceği konuşuluyor. Kısa süre önce Türkiye pazarına giren EP Center, İstanbul dışında büyük mağazalar açıyor. Perakende tarafı bu yıl gerçekten büyük bir gelişme gösterecek. Yatırımlar arttıkça tüketicinin de alışkanlıkları hızla gelişecek.
Global Pc Pazarında Trend Nasıl?
GLOBAL PAZAR DOYUMA YAKLAŞTI Dünyada PC artık bir doyuma doğru gidiyor. Sahiplik oranları yüzde 70’lere ulaştı. Türkiye’de televizyon sahipliği yüzde 110. Cep telefonu sahipliği yüzde 60-70 düzeyinde. Türkiye’de tv, cep telefonu ne ise dünyada da PC sahipliği o hale gelmeye başladı.
YENİLEME ALIMLARI ÖNE ÇIKIYOR Bilgisayar çok hızlı gelişen bir ürün. Yazılım ve donanım olarak her 2-3 yılda bir değiştirmek, yeni teknolojiye adapte olmak gerekiyor. Pazar yenileme pazarına doğru dönmeye başladı. Burada da bilinçli kullanıcılar söz konusu. Oysa Türkiye’de pazarın büyük çoğunluğu ilk alıcılardan oluşuyor. Ürünün hem faydasını hem kullanımını anlatmak gerekiyor.
REKABET HIZLA ARTIYOR Global pazardaki rekabet de Türkiye’de olduğundan daha gelişmiş. Rekabet arttıkça kârlılık azalıyor. Kâr etmek zorlaşıyor. Ölçek ekonomisi kuralları işliyor. Kâr sağlamak için daha hacimli iş yapmak gerekiyor. Bu da birleşmeleri gündeme getiriyor. Her ne kadar birleşmeler her zaman başarılı olamasa da, trend devam edecek gibi görünüyor.
“Girişim Sermayesi Şirketi Kuruyoruz”
HEDEF 300 MİLYON DOLARA ULAŞMAK Escort bünyesinde bugün 4 şirket faaliyet gösteriyor. Global adlı şirketimiz, futbol ve müzik gibi alanlarda gerçek zamanlı istatistikler çıkarıyor. Bu şirketin misyonu ölçmek. TNB adlı bir şirketimiz var. Bu şirketimiz de Toshiba’nın Türkiye distribütörü olarak çalışıyor. Bir de servis şirketimiz var. Grup olarak büyüklüğümüz bugün donanım ve hizmetler toplamında 250 milyon dolara ulaştı. Hizmet ve servis tarafı 6-7 milyon civarında bir büyüklükte. 2006 sonu için hedefimiz toplamda 300 milyon doların üzerine çıkmak yönünde. Hizmet ve servisler tarafında da 10 milyon dolara ulaşmayı planlıyoruz.
İNTERNETE YATIRIM Bu yıl mevcut şirketlerimize bir de girişim şirketi eklemek istiyoruz. Girişim sermayesi ile ilgili bir şirket kurma hazırlığındayız. Bu şirketi önümüzdeki ay hayata geçirmeyi planlıyoruz. Amacımız, çok yüksek tutarlı olmayan, başlangıç aşamasında, internet üzerinden yapılacak işlere girişim sermayesi sağlamak yönünde. Bu alanda Türkiye’de bir boşluk olduğunu düşünüyoruz. Türkiye’de bugüne kadar iyi bir fikri olup, cüzi miktar da olsa bir sermaye ihtiyacı olan girişimcilere katkı sağlayacak mekanizmalar kurulamadı. Biz bu şirketle, iki tarafın da fayda sağlayabileceği böyle bir mekanizma oluşturmak hedefindeyiz. Burada, yenilikçi ve yaratıcı olmak kaydıyla internet üzerindeki her türlü uygulamayı değerlendireceğiz. Bu uygulamalara yatırım yapacağız.
http://www.capital.com.tr/haber.aspx?HBR_KOD=3543

Hiç yorum yok: